Ne yapmak lazımmış?
Sağlam bir dayı bulup çatmak, sırnaşık gibi,
Yerden etekleyerek velinimet sanmak mı?
Kudretle davranmayıp, hileyle tırmanmak mı?
İstemem eksik olsun!..

Herkes gibi koşarak, 
Yabanın zenginine methiyeler mi yazmak?
Yoksa nazırın yüzü gülecek diye bir an,
Karşısında takla mı atmak lazım her zaman?
İstemem eksik olsun!..

Ricaya mı gitmeli?
Kapı kapı dolaşıp pabuç mu eskitmeli?
Yoksa nasır mı tutsun sürünmekten dizlerim?
Yahut eğilmekten mi ağrısın ötem berim?
İstemem eksik olsun!..

Tazıya tut, tavşana kaç mı demeli?
Belki kaz gelir diye bana tavuk mu göndermeli?
Yoksa bir fino gibi susta durmak mıdır ki acep en münasibi?
İstemem eksik olsun!..

Bir kibar salonunda kucak kucak dolaşıp 
boy atmak ve sonunda,
Marişef Şi’re koyup kameri, yıldızları,
Akşa getirmek midir, evde kalmış kızları?
İstemem eksik olsun!..

Yahut şan olsun diye, meşhur bir kitapçıya giderek, 
veresiye şiir mecmuası mı bastırmalı?
İstemem eksik olsun!..

Acaba bulup bir alay sersem,
Meyhane köşesinde dahi olmak mı hüner?
İstemem eksik olsun!..

Bir tek şiirle yer yer dolaşıp da,
Herkesten alkış mı dilenmeli?
İstemem eksik olsun!..

Yoksa bir sürü keli
Sırma saçlı diyerek göğe mi çıkarmalı?
Yoksa ödüm mü kopsun bir Allah’ın aptalı
Gazeteye bir tenkit yazacak diye her gün?
Yahut sayıklamak mı lazım; 
“Adım görünsün aman” şu Mercure ceridesinde?
İstemem eksik olsun!..

Ve taa son nefesinde bile
Çekinmek, korkmak, benzi sararmak, bitmek
Şiir yazacak yerde ziyaretlere gitmek
Karşısında zoraki sırıtmak her abusun..
Eksik olsun istemem, istemem eksik olsun!..

Fakat şarkı söylemek, gülmek, dalmak hülyaya
Yapayalnız, ama hür seyahat etmek aya
Gören gözü, çınlayan sesi olmak ve
Canı isteyince şapkayı ters giymek, karışanı olmamak
Bir hiç için ya kılıcına veya kalemine sarılmak ve
Ancak duya duya yazmak, sonra da 
gayet tevazuyla kendine;
Çocuğum! demek, bütün bunları hoş gör yine.
Hoş gör bu çiçekleri, hatta bu kuru dalı,
Bunlar yabanın değil, kendi bahçenin malı.

Varsın, küçücük olsun fütuhatın, fakat bil,
Onu fetheden sensin, başkası değil.
Ara hakkını hatta kendi nefsinden bile.
Velhasıl bir tufeyli sarmaşık zilletiyle tırmanma!..
Varsın boyun olmasın söğüt kadar,
Bulutlara çıkmazsa yaprakların ne zarar?
Kavaklar sıra sıra dikilse de karşına,
Boy ver dayanmaksızın, yalnız ve tek başına!..

---------------------------------------------------------------------------
[italik düşünceler] [şiir defteri] [edebiyat] [portre] [günlük] [editör]